Kripto Para

Yeni Başlayanlar için IOTA’ya İlk Bakış

Geçen hafta Microsoft’la yaptığı anlaşmayı duyurduğundan beri IOTA (miota) olarak bilinen kripto para birimi yüzde 152 yükseliş gördü.

Geçen ay 1 milyon dolarlık piyasa değerine sahip olan yeni kripto para birimi, 8 milyon dolar piyasa değerine ulaştı ve şu anda CoinMarketCap’in verilerine göre 4.68 dolardan işlem görüyor.

IOTA nedir, kısa sürede bu yeni kripto para birimini yükselişe iten nedenler nelerdir ve IOTA’nın geleceği ne olacak? Bütün bunları beş başlıkta ele almaya başlayalım.

Nesnelerin İnterneti (IoT)

Öncelikle IOTA’yı anlamak için Nesnelerin İnterneti (Internet of Things, IoT) denilen kavramın ne ifade ettiğini bilmek gerekiyor.

IoT, en yalın haliyle fiziksel ve dijital dünya arasındaki çok sayıda bağlantı olarak açıklanabilir. IoT sayesinde temel olarak, tüm fiziksel nesneler, cihazlar arasındaki konuşma yeteneği ile internete bağlanacak.

Örneğin, buzdolabınız yumurta ve sütün az olduğunu otomatik olarak algılayacak ve süpermarketten sipariş verebilecek. Dahası süpermarketlerdeki fiyatları karşılaştırarak, en iyi fiyatlardan yumurta ve süt alabilecek.

Söz gelimi, cihazlar birbirleriyle konuşacak ve insanların komutlarından bağımsız olarak kendilerini internet bağlantılarıyla organize edecek. Ayrıca, bu cihazlar yaptıkları tüm işlemlerin (örneğin, siparişlerin) verilerini de saklayacak.

2025 yılına kadar IoT’un trilyonlarca dolarlık bir pazar yaratacağı öngörülüyor.

Microsoft, Samsung ve Fujitsu neden bu kadar ilgileniyor?

IOTA 28 Kasım tarihinde aralarında Microsoft, Samsung ve Fujitsu gibi devlerin yanı sıra 20’den fazla şirketin dâhil olduğu herkese açık, erişilebilir bir veri pazarı oluşturdu. Kripto para biriminin yükselişe geçişi de bu andan sonra başladı.

Dünya devlerinin IOTA’ya olan ilgisinin altında veriler var. IOTA fikrinin temelini de, IoT ekonomisinin ‘petrolü’ olan verilerden para kazanmak oluşturuyor.

IOTA kurucularından David Sonstebo şunları söylüyor: “Her türlü veriden para kazanılabilir… Mesela rüzgâr, sıcaklık, nem ve barometrik veriler toplayan bir hava istasyonunuz varsa iklim araştırması yapan bir işletmeye bunları satabilirsiniz.”

IOTA tarafından oluşturulan pazar yeri, boşa harcanacak bu verileri paylaşıma teşvik ederek şirketlerin veri satmasına ve budan para kazanmalarına izin veriyor.

Şöyle düşünün: Pazardaki bazı verileri satın alırsanız, küçük bir ücret ödersiniz; verilere katkıda bulunursanız, bunun karşılığında da küçük bir ücret alırsınız.

Şimdi, toplanan tüm verilerin bu sistemle çalışan bir dünyada olduğunu hayal edin. İşte IOTA’nın yarattığı ya da en azından yaratmaya çalıştığı şey de bu.

Tangle ve Blockchain

IOTA, en bilinen kripto para birimlerinden olan Bitcoin ya da Ethereum gibi blockchain (blok zincirleri) teknolojisini kullanmıyor. Tangle (karışıklık) olarak isimlendirilen başka bir teknoloji kullanıyor.

Teorik olarak, Tangle birkaç nedenden ötürü blockchain teknolojisinden daha üstün. Zira Tangle, blockchain’deki ‘madencilik’ ve ‘işlem ücretleri’ meselelerini ortadan kaldırıyor.

Şöyle ki Tangle’da iki işlem yaptığınızda, bir işlemi doğruluyorsunuz. Böylece, ağa katılarak, bu işlemleri hızlandırmış oluyorsunuz. Bir nevi ağa katılan herkes aynı zamanda ‘madenci’ de oluyor.

Ethereum’un geliştiricileri arasında yer alan Nick Johnson, Tangle teknolojisinden pek emin değil. Johnson, Eylül ayında IOTA’nın çalışma mantığına yönelik açık bir eleştiri yazdı.

Tahmin edebileceğiniz gibi IOTA tarafında bu pek de iyi karşılanmadı ve iki grup arasında küçük bir Twitter tartışmasına şahit olduk.

Peki, IOTA’nın kullandığı teknoloji gerçekten de blockchain’den üstün olabilir mi?

IOTA kurucularından David Sonstebo’ya göre IOTA ücret, madencilik kısıtlamaları ve merkezileşme gibi blockchain sisteminin en önemli üç ana sorununu çözdü.

Ama elbette ki, IOTA’nın kurucuları arasında bulunan Sonstebo’nun bu görüşünü eleştirel olarak gözden geçirmek gerekiyor.

Ücretler. Sonstebo’nun bu noktada yeterince objektif olduğunu söylebiliriz çünkü Tangle teknolojisi herhangi bir işlem için ücret almıyor. Bu da işlem ücreti meselesini tamamen ortadan kaldırıyor.

Madencilik. IOTA’da her işlemci aynı zamanda madenci olarak kabul ediliyor. Her iki yeni işlem aynı zamanda bir yeni işlem doğrulaması yapıyor. Böylece hem madencilik sorunu çözülüyor hem de ağa katılım arttıkça işlemler daha da hızlanıyor. Eğer bu doğruysa ki öyle gözüküyor; dijital para piyasasında bir devrim niteliği taşıyor.

Merkezileşme. Bakın bu çok ilginç bir konu. Birisi çıkıp “IOTA merkezileşme sorununu ortadan kaldırıyor” minvalinde konuştuğunda pek çok kişi blockchain teknolojisini kullanan kripto para birimlerinin çoktan merkezileştirildiğini düşünecektir. Ancak bu doğru değil.

Örneğin Bitcoin için coin.dance’deki son 7 güne ait madencilik havuzu grafiğine bakıldığında blokların yaklaşık yüzde 70’inin sekiz havuza dağıldığı görülüyor.

Elbette bu, merkezileşme sorununun blockchain sistemini kullanan Bitcoin gibi para birimlerinde gelecekte kesinlikle ortaya çıkmayacağı anlamına gelmiyor. Merkezileşme ihtimali özellikle de Bitcoin yatırımcılarını halen endişelendirmesi gereken önemli bir neden. Fakat IOTA’ya dönecek olursak, gelecekte vuku bulması muhtemel bu sorunu da çözdüğünü söyleyebiliriz.

IOTA’nın geleceği

IOTA, hedeflediği her şeyi gerçekleştirebilirse, kripto para dünyasında çığır açabilir ve zirveye oynayabilir. Ethereum cephesinden gelen sert eleştiriler de bunun bir yansıması.

Zaman, üstün sistemin tangle mı yoksa blockchain mi olduğunu bizlere gösterecektir. Ancak şu aşamada IoT pazarı henüz yeni yeni ısınmaya başlıyor, IOTA da devrim niteliğindeki teknolojisini kullanarak bundan nemalanıyor gibi gözüküyor.

Her ne olursa olsun, en azından bu proje yakından izlenmeye kesinlikle değer.

Yağız Okan

Kişisel finans alanında uzmanlaşmış ve Sertifikalı bir serbest yazar olan Yağız Okan, 2014 yılında Konupara’ya katıldı. Anadolu Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık, ek olarak İktisat bölümlerinden mezunu olmasının yanı sıra, Finansal Okuryazarlık Sertifikası ve MEB Genel Muhasebe Sertifikasına sahip. Krediler, kredi kartları ve mevduatlar gibi bankacılık ürünleri ve kişisel finans konusunda uzman. E-posta: yagizokan@konupara.com

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir