
Her zaman şehirlerin, doğunun aksine batıya doğru geliştiği ya da genişlediğinden bahsedilir.
Yatırım açısından da pek çok profesyonel gayrimenkul uzmanı, şehirlerin batıya doğru genişlediğini bilir, ve varlıklı gayrimenkul yatırımcılarının şehirlerin batısına yatırım yapması gerektiğinin akıllıca olduğunu söyler. Gayrimenkul yatırım uzmanlarına göre, şehirlerin batıya doğru genişlemesinin en temel sebepleri, batının esintili ve öğleden sonra güneşe hakim olmasıdır. Bu durum şehirlerin batısına olan talebi, dolayısıyla da fiyatları yükseltir.
Fakat bir araştırmaya göre, şehirlerin doğuya nazaran batıya doğru genişlemesinin ve talebin bu yönde artmasının en temel sebebinin hava kirliliği olduğu sonucuna ulaşıldı. Tercihlerin batı yönünde kayması ise endüstriyel devrim ile başladı.
Spatial Economics Research Centre’da yer alan bir araştırma makalesinde, İngiltere üzerinden verilen bir örnekte, 80’li yıllarda ülkede bulunan 70 farklı şehirdeki 5000’den fazla bacanın araştırıldığı ve bunun 1881 yılında şehir içinde %15’e kadar varan bir kirlilik yarattığı belirtildi. Fabrikalardan salınan kirli havanın da rüzgar sebebiyle batıdan doğuya ilerlemesiyle, şehrin doğusu hava kirliliğine maruz kaldı. Bunun sonucunda da şehirlerin batısı yerleşim alanı olarak daha fazla tercih edildi.
Günümüzde taşınmaz fiyatları da örneğin, İngiltere’nin başkenti Londra’nın batı yakısında daha yüksek. Haliyle bu bölgede yerleşik olarak ikamet edenler de şehrin doğusunda ikamet edenlere göre daha varlıklı.
Sadece İngiltere’de değil ABD’nin en kalabalık şehirlerinden New York’ta da durum aynı şekilde. New York’un meşhur batı yakası da diğer bölgelere göre daha varlıklı kimselere ev sahipliği yapıyor.