Dünün Çocukları Sosyalizmi Şirinler’den Öğrenmiş Olabilir Mi

Şirinler, Şirler Köyü’nü terk edeli uzun bir zaman oldu. Onları en son Şirinler 1 ve Şirinler 2 adlı sinema filmlerinde New York Şehri’nin meşhur Times Meydanı’nda, Paris’in simgesi Eyfel Kulesi’nin altında gördük. Kim bilir belki de sosyalizmden sıkılıp, mutluluğu daha ışıltılı kapitalizmin kucağında aramaya gitmişlerdi.
Şirinler çizgi filminin yayınları benim çocukluk dönemime denk geliyor. Okuldan geldiğimde yakamı bir tarafa, önlüğümü başka bir tarafa attığımı kumandayı elime alıp bir hışımla Kanal D’yi açtığımı hatırlıyorum. Neyse ki yetişebiliyordum. Şirinler, birkaç çizgi filmle beraber en çok sevdiklerim arasında yer alıyordu. En son yayıncı kuruluş yayınlamayı bıraktı ya da ben çizgi film izleyecek yaşı geçtiğim için izlemeyi bıraktım, hatırlamıyorum.
Epeyce uzun bir zamandan sonra çocukluğumda severek izlediğim çizgi filmin sosyalizm propagandası aracı olabileceği yönündeki iddialarla karşı karşıya kalmasıyla ciddi anlamda şaşkına uğramıştım. İnsan küçükken sosyalizm ya da herhangi bir ekonomik veyahut siyasi teorinin anlamını bilemiyor. Yıllar sonra da bu gerçeklerle yüzleşince yaşadığı şoku çok da kolay atlatamıyor.
Bazı çizgi filmlerin zamanında çocukları subliminal mesajlar yoluyla etkilemeye çalışmaları son yıllarda sıkça tartışılan bir konu. Bilinçaltı teknikleriyle pazarlama kampanyalarının yürütülüyor olması kanıtlanan bir gerçek fakat çizgi filmlerde bilinçaltı mesajların ne işi olabilir, kimler neden bunu yaparlar? Bu mesajların pazarlama için kullanılması kabul edilebilir fakat çocukların bu işlerle ne alakası olabilir üstelik ortada pazarlanacak bir ürün de yokken. Kim, neden çocuklara cinsel objeleri gösterebilir, amaç neydi? Belki de çizgi film yapımcıları bir grup sapkından oluşuyordu, bilemeyiz. Teknolojinin bu kadar ilerlemesiyle muhtemelen yaptıkları istismarın ortaya çıkabileceğini hiçbiri tahmin etmiyordu. İnsan tüm bu soruları sormadan da edemiyor.
Tüm bunların arasında Şirinler aracılığıyla verildiği iddia edilen mesaj daha masumca kalıyor. En azından sosyalizmi tanıyıp, kıyıya köşeye gizlenen birkaç cinsel obje görmediğimiz için kendimizi şanslı bile sayabiliriz.
Peki, 1981 yılından itibaren 9 sezon boyunca dünyanın çeşitli ülkelerinde yayınlanan Şirinler, gerçekten de sosyalist miydi?
Bu iddianın dayanakları çok da sağlam değil. Şirinler’in İngilizce adı Smurf. Bu kelimenin açılımının Socialist Men Under Red Flag (Kızıl Bayrak Altındaki Sosyalist Adamlar) olduğu en büyük iddia.
Diğer iddialar da Şirinler’in hiç para kullanmaması, tüm haklardan ortaklaşa istifade etmesi, özellikle Tembel Şirin’in dahi hiçbir iş yapmamasına rağmen diğer Şirinlerle aynı eşit haklara sahip olması, Şirin Baba’nın sakalının Karl Marx’ın sakalına benzemesi, yine Şirin Baba’nın kırmızı şapkasının sosyalizmin kızıl rengiyle özdeşleştirilmesi ve Gargamel’in ABD’yi sembolize etmesidir.
İlk iddia çizgi filmin yaratıcısı Pierre Culliford’un Şirinler’e Smurf değil, en başında Les Schtroumpfs adını vermiş olmasıyla açıklık buluyor. Diğer iddialar tam olarak açıklık bulamasa da bunların çıkış noktasının 1998 yılında yazar Marc Schmidt’in sosyalizm ağırlığı bulunan Şirinler konulu parodisinden kaynaklandığı tahmin ediliyor.
Son 10 yılda yapılan araştırmalar kapitalizmin karşısında sosyalizmin daha fazla destek topladığını ortaya koyuyor. 7 sene önce BBC tarafından 27 ülkede yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre insanların yalnızca yüzde 11’i kapitalizmi destekliyordu. Dünyanın en meşhur kapitalist ekonomilerinden biri olan ABD’de ise bu araştırmanın sonuçlarına göre kapitalizm destekçilerinin oranı yüzde 25’i geçmiyordu.
Sosyalizmin karşısında her geçen gün taraftar kaybeden kapitalizm, varlıkların belirli bir grubun elinde sürekli daha fazla toplanıyor olması nedeniyle eleştirilere maruz kalıyor. Dünyanın her köşesinden insanlar, kapitalizmi ilk kez daha önce olmadığı kadar fazla sorguluyor. Bu onlar için daha kolay çünkü sistemin her geçen gün parasını kollayamayan; para yönetimini bilmeyen, birikim yapamayan, yatırım nedir bilmeyen ve sürekli borç yükü altına girenleri dışarıda bırakabileceğini sorgulamak, hazır ortada suçlanacak bir sistem varken herkes için daha da zor olsa gerek.
Kapitalizmin merkezi ABD’de en son bu yıl yapılan başka bir araştırma 30 yaş altı gençlerin sosyalizme daha olumlu yaklaştığını ortaya çıkarıyor. Aynı zamanda bu yaş diliminin altında ve biraz üstünde olan gençlerin Şirinler’in popüler olduğu dönemde çocukluklarını geçirdiğini düşündüğümüzde şu soru akıllara geliyor: dünün çocukları, bugün sosyalist olmayı gerçekten Şirinler’den öğrenmiş olabilir miydi?
Bu soruyu başka bir soru takip etmek zorunda, Şirinler sosyalizm hakkında ne biliyordu? Cevabı artık açık… Şirinler’in yaratıcısı onlara sosyalizmi öğrettiyse onlarında bize sosyalizmi öğretmiş olmaları kuvvetle muhtemel.