Facebook’un yakın gelecekte karşı karşıya kalabileceği bazı riskler
Facebook hisseleri sene başından bu yana yaklaşık %50 arttı. Şirketin elde ettiği son başarılar pek çok yatırımcıyı da uzun vadeli beklentilere yönelik daha iyimser hale getirdi.
Neredeyse hemen herkes Facebook hakkında iyi konuşuyor. Analistler şirketin her hareketini notlarında ödüllendirmek için adeta sırada bekliyor. Şirket hakkında kötü notlar veya şüpheci yaklaşımlar görmek son yıllarda pek de karşılaştığımız şeyler değil.
Geçtiğimiz Cuma gününün Pivotal Research Group analisti Brian Wieser, bu iyimser döngüyü bozdu. Analist Wieser, ortalama 170 dolardan işlem gören Facebook’un hisse değerinin 140 dolar olduğunu düşündüğünü not etti. Bu şu anki mevcut fiyatın %18 altında.
Wieser, Facebook konusunda önemli bazı risklere işaret ediyor.
Bu risklerden ilki, şirketin yakın gelecekte hukuki sorunlarla karşı karşıya kalacak olması. Avrupa Birliği Komisyonu gelecek yıl tüketiciler için bir dizi yeni gizlilik kuralları getiriyor. Bu kurallar Facebook ve Google gibi şirketlerin erişebildiği tüketici verilerini Avrupa Birliği üyesi ülkelerde sınırlandırıyor. Yani, gelecek yıldan itibaren reklamverenler şu anda olduğundan daha sınırlı hedeflemeler yapabilecek. Bu da gelirinin büyük çoğunluğunu reklamlardan elde eden Facebook gibi şirketlerin gelirleri için risk oluşturuyor.
Ayrıca, Facebook reklamlarının halihazırda düşük bir görüntülenebilirlik seviyesine sahip olduğunu da düşünüyor, analist Wieser.
Son olarak, Wieser, dünyanın en büyük reklamverenlerinden olan Procter and Gamble’ın (P&G) perşembe günü yaptığı açıklamada, reklamların beklenilen standartlara uygun olmadığından, son çeyrekte 140 milyon dolarlık dijital reklam harcamasını geçici olarak durdurduğunu hatırlattı.
Wieser, P&G’nin dijital ortamdaki reklamlarını durdurmasının gelirlerini etkilemediği görüşünü açıklamasının ardından pek çok şirketin daha reklam harcamalarını gözden geçireceğini düşünüyor. Topun ağzına da Facebook’u oturtuyor, zira büyük reklamverenlerin Facebook’un reklam gelirlerinin %30’unu oluşturduğunu belirtiyor.