Twitter’ın Gelişim Sürecinde Kullanıcılarından Öğrendiği 5 Şey
Her işletmenin mevcut işini geliştirmek adına müşterilerinden öğrenebileceği şaşırtıcı şeyler vardır. Müşterilerden çıkan fikirler mevcut işleri bir adım öteye taşıyabilir. Tıpkı Twitter’ı taşıdığı gibi.
Sosyal ağ servisi Twitter, son yıllarda pek parlak günler geçirmiyor. Açıklanan rakamlar Twitter’ın kullanıcılarını elinde tutmakta zorlandığını gösteriyor. Aktif kullanıcı sayısının azalması, hem şirketin karlarını düşürüyor hem de bu durum yatırımcılar üzerinde endişe yaratıyor.
Her şeye rağmen günümüzde Twitter 140 karakterlik ufacık notlar, grafikler ve videolarla dev bir ordu yaratmayı başardı. Bu dev ordunun içinde yüzlerce medya devinin, politikacıların, sinema yıldızlarının ve müzisyenler gibi etkili şahsiyetlerin olduğunu da belirtmeden geçmemek gerekiyor.
Kurulduğu 2006 yılında Twitter elbette bugünkü konumunda değildi. Kendiyle özdeşleşen @kullanıcı ya da #hashtags gibi özellikleri de yoktu. Şaşırtıcı ama gerçek olan şu ki Twitter bu özellikleri ve mevcut ana faaliyetini bugüne taşıyan birçok şeyi kullanıcılarından öğrendi.
Peki, Twitter kullanıcılarından ne öğrendi ve öğrendikleri işini nasıl ileriye taşıdı?
İşte birkaç şey:
İçindekiler
Yan projeler çoğu zaman görülmeyi bekler
2005 senesinde sonradan Twitter’ın kurucu ortakları arasında yer alacak Evan Williams ve Noah Glass tarafından geliştirilen Odeo, web üzerinde yer alan RSS, ses ve video içeriklerini dizinleme üzerine çalışmalar yapan bir firma idi.
Odeo için en büyük dönüm noktası New York Times’ta yayınlanan bir makale olmuştu. Makalenin yayımlanmasından sonra Odeo için gösterilen ilgi, şirkete iyi miktarda sermayeler getirmiş aynı zamanda işe alımları da artırmıştı. O dönemde şirkete işe başlayan isimler arasında Jack Dorsey adlı bir mühendis de yer alıyordu.
Odeo’nun o sıralar SMS (Kısa Mesaj Hizmeti) gibi farklı işlerle de uğraşıyor olması Jack Dorsey’in birkaç yıldır üstünde düşündüğü fikri şirketine sunmasını hızlandırmıştı. Şirket Odeo’nun SMS çalışmalarını ve Jack’in fikrini bir araya getirmeye karar vermişti. Nihayet 2006’da Twitter, Odeo’nun bir yan projesi olarak hayata geçirilmişti.
Twitter’ın hikayesinde bu projenin bir yan proje olmaktan ziyade geliştirilmeye açık dev bir ana proje ve iş olması gerektiğini milyonlarca kullanıcı bize gösterdi.
Geçmişte bir yana proje olup bugün dev işlere dönüşen onlarca büyük iş var. Mesela, şu anda Google’ın sahibi olduğu günlük sevisi Blogger.com da geçmişte bir yan projeydi. Üstelik Blogger projesi de Evan Williams’a aitti.
Twitter örneğinde olduğu gibi ana işinize odaklı yan projeler geliştirmek kendi işiniz için yeni fırsatlar yakalamanıza çoğu zaman imkan sağlayabilir.
Twitter’ın kullanım şekli basitti ama birçok kişi bu basit sistemden farklı bir kullanım şekli geliştirmişti
Hala bilmeyenler için, Twitter oldukça kolay ve basit bir sistem üzerine kuruldu. Siz Twitter hesabınızdan 140 ya da daha az karakter ile o an ne yaptığınızı anlatıyorsunuz, ve sizinle ilgilenen kişiler o güncellemeleri takip ediyorlar. Örneğin, şu anda ekonomist.co için yeni bir yazı daha yazıyorum diye tweet atabilirim ve beni takip edenler saniyeler içersinde bunu görebilirler. Kısacası Twitter insanlara yaşadıkları anı diledikleri zaman paylaşma olanağı veriyor, yaşanan anın çok önemli ya da sıradan olaylar olması önemli değil.
Durum bu şekildeyken 2007 senesinin Ekim ayında ABD’de geniş çapta yankı uyandıran San Diego yangını vuku buldu. İnsanlar ilk kez anlık bilgilere ulaşabilmek, yakınlarından ve San Diego’da bulunanlardan neler olduğunu öğrenebilmek için Twitter’a koştu.
Bu olay Twitter’ın gelişim süreci için önemliydi çünkü San Diego yangınıyla Twitter’ın anlık olaylardaki önemi ortaya çıkmıştı.
Sonraki yıllarda hatırlayabileceğiniz üzere her önemli olayda Twitter anlık bilgi alma amacıyla daha sık kullanıldı ve kullanmaya da devam ediyoruz. Arap Baharı, Gezi Parkı olayları sadece birkaç küçük örnek arasında yer alıyor.
Twitter’ın San Diego yangınından öğreneceği bir şey daha var, ilgi bireylerle sınırlı değil
San Diego yangını Twitter’ın anlık olaylardaki önemini ortaya çıkardı. İnsanlar bilgi almak için Ekim 2007’de Twitter’daydı. Yangın devam ederken Twitter için önemli bir başka gelişme daha yaşandı. Twitter’da olayla ilgili yapılan paylaşımlar sadece bireylerle sınırlı değildi.
Kaliforniya’da yayın yapan yüksek tirajlı günlük gazete Los Angeles Times da yangınla ilgili haberleri ulaştırmak için Twitter’a başvurmuştu. L.A. Times’ın haberi yaymak için Twitter’ı kullanması bir şeyi daha öğretti, anlık olayları paylaşanlar sadece bireylerle sınırlı kalmayacaktı.
Bugün Twitter’a baktığımızda birçok yayıncı kuruluşun anlık olayları hesapları üzerinden paylaştığını görebiliyoruz. Dahası yayıncı kuruluşlar için Twitter olmazsa olmaz bir trafik ve gelir kapısı konumunda yer alıyor.
Tweet arama motoru Summize, Twitter’a olan algıyı değiştirdi
Twitter’ı ileriye taşıyan şirket dışı üçüncü şahıs geliştirmesi Virginia, ABD’de bulunan Summize adlı bir şirketten geldi.
Summize, Twitter için bir arama motoruydu. Yararlandıkları fikir basitti, insanların o anda neler yaptıklarından, çevrelerinde olup bitenlere kadar dünyanın sayısız yerinden bahsedilen şeyleri bulmayı kolaylaştırıyordu.
Twitter’ın kurucusu Evan Williams 2009 yılında yaptığı bir konuşmasında “Summize, bizim Twitter’a bakış açımızı değiştirdi. Bu fikri o kadar çok beğendik ki, o şirketi satın alarak, bunu Twitter’ın içine yerleştirdik” diyor.
Summize sayesinde etkinlikler, olaylar veya önemli anlara ilişkin kullanılan ve Twitter ile özdeşleşen #etiketler böylece ilk kez ortaya çıkmış oldu.
@kullanıcı adı da Twitter’ın gelişimi için kullanıcıların katkılarından biri oldu
Bugün Twitter’da cevap verirken kullandığımız “@kullanıcı” sistemi de kullanıcı katkıları arasında yer alıyor.
Başlangıçta kullanıcıların birbirlerine doğrudan cevap vermek için kullandıkları “@kullanıcı” şeklindeki mesajlara cevap verme metodu popüler olana kadar Twitter tarafından sisteme dahil edilmedi. Popüler olan bu cevap verme metodu daha sonra kolaylaştırılarak sisteme dahil edildi.
Twitter kullanıcılarından (ona göre müşterileri) öğrendiği bazı şaşırtıcı şeylere kulak vererek işlerini nasıl ileriye taşıdığını bizlere gösterdi. Kendi işinizde de işinizi geliştirebileceğiniz küçük ama etkili detayları keşfedebilirsiniz, Twitter’ın yaptığı gibi müşterilerinize kulak vermeniz yeterli olabilir.
Yazılarımızı Facebook sayfamızdan da takip edebilirsiniz.