Para Kazanma

Çekim Yasasını Kullanarak Para Kazanmanın 3 Yolu

Hepimiz birbirimize bağlıyız. Gerek atomik seviyede, gerekse atom altı seviyede enerjimiz ve maddemizi oluşturan yapı taşları birbirine bağlı. Atomlarımız havadaki atomlara bağlı, onlar da diğer organik maddelere, insanlara, hayvanlara, bitkilere, ağaçlara ve diğer her şeye bağlı.

Her ne kadar milyarlarca yıllık evrimsel sürecin sonrasında hayatın karmaşıklığı dünya üzerinde birçok farklı tür yaratsa da hepimiz dünyanın varlığının başlangıcından, hatta evrenin başlangıcından itibaren izi sürülebilen aynı kökenden geliyoruz.

Bugün olduğumuz o benzersiz varlığı meydana getiren şey, tek bir enerji kaynağı ve evrim ağacındaki sayısız yinelemeden sonra oluşan rastgele mutasyonlar. Hepimiz küçük farklarla birbirimizden ayrılıyoruz. Fakat yine de bazılarımız diğerlerinden çok farklı ve bu farklılık yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda zihinsel, duygusal ve ruhsal.

Tüm bu farklılık bir nokta hepimizi birbirine bağlayan geniş yelpazeli bir temaya geliyor; paraya. Aslına bakılırsa para en temelinde bir hikaye. İnsanoğlunun şu güne kadar yarattığı en başarılı hikaye. İletişim kurmamızı sağlayan dilin icadının ötesinde para, ticareti mümkün kıldı ve değiş tokuşun ötesinde bir mal ve hizmet değişim sistemi sağladı.

Basitçe açıklamak gerekirse, para, birilerinin icat ettiği ve tutunduğu bir hikaye. Belirli bir şekle ve işlemelere sahip metal bir objenin ve bir parça kağıdın temsil ettiği değerin, kendi değerinden daha fazla olmasına karar verildi. Bu konsept, bir insanın aklındaki bir fikir olarak başladı. Bu fikir artık herkesin aklında. Bugün bizim için üzerinde belirli rakamlar olan, belirli bir renge ve diğer tanımlayıcı öğelere sahip olan bir kağıt parçası o kağıdın kendisinden daha fazla değere sahip.

Bunu binlerce yıl önce yaşamış bir insana anlatabileceğinizi düşünebiliyor musunuz? Büyük ihtimalle size gülerdi. Fakat bu düşünce kök saldı ve bir hikaye oldu. Bu hikaye, kendi kendinin kanıtı olan bir gerçeğe dönüşmeden önce modern medeniyetlerde  yüzlerce yıl boyunca tekrar ve tekrar anlatıldı.

Nöronlarımızdaki sinapslardan enerji olarak geçen zihnimizdeki düşünceler bir hedefe veya sonuca bizi yakınlaştırır veya bizi onlardan uzaklaştırır. Ne düşünürsek oyuzdur. Para, tamamen bir düşünceden ibarettir ve zihnimizdeki enerji ile hayat bulur.

Genelde bu konudaki düşünce şu şekildedir; Çekim yasasını kullanarak para kazanamazsınız. Fakat insanlar yine de bu tekniği finansal bolluk yakalama konusunda kullanmaya devam ediyorlar. “Yeterince isteyerek” lotoyu tutturan veya başka şekilde rastgele yollardan para kazanan insanları elbet duymuşsunuzdur.

Yine de bir şeyin olmasını dilemek ile olmasını beklemek arasında fark vardır. Bir şeyin olmasını bekliyorken onunla ilgili kararınızı vermiş ve sonuçla ilgili düşüncelerinizi, duygularınızı ve davranışlarınızı ayarlamışsınızdır. Kararınız kesindir. Daha ötesi yoktur.

Paranın, veya başka bir şeyin, elimize geçmesini bekleyerek onu kolayca elde ederiz. Dilemek ve ummak işe yaramaz. Çekim yasası belirli bir sonucun beklenmesi üzerine kurulmuştur ve beyninizden geçen düşüncelere yüklenen pozitif ve negatif enerjiler ile etrafında şekillenir. Eğer bir şeyin en kötüsünün olmasını beklerseniz büyük ihtimalle en kötüsü olur. Tam tersini, her şeyin en iyisinin olmasını beklerseniz en iyisi olur.

Bu saçmalık veya sözde bilim değil; gerçek ve kesin bir şeydir. Yaklaşımdan ve sonuçla ilgili beklentilerden çok fazla çıkılmadığı sürece çekim yasasını kullanarak istediğiniz kadar para kazanmanız mümkün. Bir sonuç beklentisi için cesaretinizin kırılması nedeniyle ondan vazgeçmediğiniz sürece o para elinize eninde sonunda geçecektir.

Fakat beklentiniz tahmin ettiğiniz süre aralığında gerçekleşmeyebilir, ki bu gayet normaldir. En nihayetinde her şey bizim istediğimiz anda gerçekleşecek diye bir kaide yok. Aslına bakarsanız gerçek bundan çok uzak. Fakat beklentilerimizden kopmadığımız ve sebat gösterdiğimiz sürece onları eninde sonunda elde ederiz. Hem de her zaman.

Eğer parayı gerçekten hayatınıza çağırmak istiyorsanız sadece dilemek yetmez. Sadece umut etmek yetmez. Sadece istemek yetmez. “Beklemeniz” gerekir. Paranın ne olursa olsun elinize geçeceğini kabul edin. Çekim yasası bu şekilde işler.

Fakat yalnızca beklemenin ötesinde “havadan gelecek” parayı hayatınıza çağırmanın başka yolları da mevcut. Unutmamanız gereken tek şey beklentilerinizden vazgeçmemenizin gerektiği süreç içerisinde başınıza kötü şeylerinde gelebileceği ama beklentilerinizi yeteri kadar yüksek tutarsanız onları da aşmanız mümkün olur.

1. Bilin ki İstediğiniz Eninde Sonunda Olacak

Hedef

Parayı hayata çağırmanızın ilk adımı eninde sonunda geleceğini biliyor olmaktır. Buna bütün kalbinizle inanmazsanız bunun olmasını da bekleyemezsiniz. Bunu biliyor ve bilmeye ihtiyacınızın olduğunun da farkında olmalısınız. Hayatınızda ne olursa olsun bir şeyin kesinlikle başınıza geleceğini bilmek onu hayatınıza çağırmanın çok güçlü yoludur.

Şimdi burada beni asla yanlış anlamayın. Eğer meteliğe kurşun atar bir durumdayken gelecek ayki kiranızı ödemek için 1.500 lira çağırmaya çalışıyorsanız bu olmayacaktır. Çünkü korku temelli düşünceler beyninizi yemektedir. Bir şey kendi benzerini de yanına çekeceğinden aklınızda bu kadar negatif düşünce ile başınıza pozitif bir şey gelmesini bekleyemezsiniz. Bunu iyice düşünün.

Bir gün içinde insanın aklından 60.000 ile 70.000 arası sayıda düşünce geçer. Evet, her gün. Tabii ki bu düşüncelerin çoğu tekrar eden düşüncelerdir. Ayrıca şunu bilmek de önemlidir; korkuya dayalı düşünceler gereksiz endişe ve stres oluşturarak geleceğe karşı bir çekingenlik yaratır.

İnsanların çoğu bu negatif bölgede yaşarlar, bu yüzden hayatlarına parayı veya istedikleri başka bir şeyi çağırmaları zordur. Fakat bir şeyin olacağına yeterince inanırsanız inancınız o korkuyu yenmenizde size yardımcı olacaktır. Bu iş kısa vadeli bir şey değildir. Çekim yasası uzun vadede harcanan ciddi miktarda enerjinin ürünüdür. Günlük veya haftalık bir şey değildir. Aylık veya yıllık olarak düşünülmelidir.

2. Beklenilen Sonuç için Plan Yapın

Plan

Etrafımızdaki maddesel veya gerçek olarak tanımladığımız hayattaki her şey aslında beynimizde oluşturduğumuz taslakladır. Bizim gerçekliğimiz temel gerçeklik değildir. Ciddiyim. Şu anda deneyimlediğiniz şeyin tam anlamıyla gerçek olması ihtimali birkaç milyarda bir ihtimal.

İşe bir cismin aynı anda iki yerde olabildiği kuantum seviyesinde bakarsak deneyimlediğiniz gerçekliğin asıl gerçeklik olmadığı sonucuna varabiliriz. Bunun üstüne son 40-50 yılda yaşanan teknolojik gelişmeyi de eklediğiniz zaman hayatın koca bir simülasyon olduğu gayet de düşünülebilir.

Bunun böyle olduğuna ister inanın isterseniz de inanmayın. Burada önemli olan şunu bilmeniz; ister para olsun, ister bir ilişki olsun isterse spesifik bir durum olsun her şey, enerjiyi doğru yöne göndererek hayatınıza çağrılabilir. Tabii bu enerjiyi yönlendirebilmek için de beklediğiniz sonuca uygun bir plan yapmalısınız.

Örneğin gelirinizi artırmak veya maaş günü hesabınızda güzel bir para görmek istiyorsanız bu beklentiniz için plan yapmalısınız. Evinize bir misafir geleceğini ve evinizin misafir odasında kalacağını düşünün. Hayatınızı bu beklenen sonuca göre planlayacaksınızdır. Muhtemelen misafir odasını hazırlar, evi temizler, çarşafları falan yıkarsınız.

Aynı şekilde hayatınıza para girmesini bekliyorsanız kendinizi bu duruma hazırlamalısınız. Yaşamanın hayalini kurduğunuz yerdeki satılık ve kiralık evleri gezin. Gidip hayalini kurduğunuz arabalarla test sürüşüne çıkın. İnternet üzerinden o hep gitmek istediğiniz rüya tatilinizi planlamaya başlayın. Planlayın işte. Planladığınız zaman her şey daha gerçekçi olacak ve para yavaş yavaş hayatınıza girecektir.

3. Paranın Hayatınıza Girdiğini Gözünüzün Önüne Getirin

Para kazanma

Çekim yasasını kullanarak parayı hayatınıza çağırmanın diğer bir yoldu da onun gerçekten hayatınıza girdiğini düşünmektir. Bunu ne kadar derinlemesine düşünüp gözünüzün önüne getirirseniz her şey o kadar netleşecektir. Genelde hayal kırıklığı yaşamamak adına hayal kurmamaya çalışırız, bu da hayallerimize ulaşma yolunda önümüzü tıkar.

Beklentiniz konusunda plan yapmanız ona ulaşmada size yardımcı olsa da beklentinizin gerçekleşmesini göremiyorsanız, beklediğiniz şey olmayacaktır. Hayatınızdaki her şeye şöyle bir baktığınızda göreceksiniz ki hayatınızda istediğiniz şeyler de istemediğiniz şeyler de hayal gücünüzün bir parçasıdır. Bunu anladığınızda hayallerinizi gerçeğe dönüştürecek güce sahip olduğunuzu da fark edeceksiniz. Bu gerçektir ve dünyadaki birçok ünlü insan da başarıya tam olarak bu şekilde ulaşmıştır.

Kanadalı ünlü aktör Jim Carrey, 1985-87 yılları arasında Los Angeles’ın Mulholland Drive bölgesini gezerek oradaki evlere bakmış ve gördüğü evlerin kendisinin olduğunu düşünmüş. Büyük bir eve ve arabalara sahip olduğunu, yönetmenlerden saygı gördüğünü, önünde daha çok fırsat olduğunu ve onlarla ne yapacağını bildiğini düşünmüş. Bu arada aklınızda bulunsun; bu hayalleri kurduğu sırada kendisi beş parasızmış.

1992’nin Şükran Günü’nde kendisine “Ortaya Koyduğu Aktörlük Hizmeti” karşılığında 1995 tarihli 10 milyon dolar değerinde bir çek yazmış. Bu çeki ne olursa olsun yanından hiç ayırmamış, o çek cebinde öyle yıpranıp durmuş. Ama tam da 1995’in Şükran Günü gelmeden “Salak ve Avanak” filminden 10 milyon dolar kazanacağını öğrenmiş.

Ve Jim Carrey bunu yapan tek ünlü insan değil. Birçok ünlü insan parayı ve diğer hayallerini bu şekilde Çekim yasasını kullanarak çağırmıştır. Bu yöntemin parasal hayallerinize ulaşma yolunda en güçlü yöntemlerden biri olduğunu söylemek kesinlikle mümkün.

Yağız Okan

Kişisel finans alanında uzmanlaşmış ve Sertifikalı bir serbest yazar olan Yağız Okan, 2014 yılında Konupara’ya katıldı. Anadolu Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık, ek olarak İktisat bölümlerinden mezunu olmasının yanı sıra, Finansal Okuryazarlık Sertifikası ve MEB Genel Muhasebe Sertifikasına sahip. Krediler, kredi kartları ve mevduatlar gibi bankacılık ürünleri ve kişisel finans konusunda uzman. E-posta: yagizokan@konupara.com

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir