Yatırım

Risksiz Yatırımlar: Hangi Yatırım Araçları Daha Az Risklidir?

Risksiz yatırım konusu yerli yatırımcı için hiç de önemsiz değil. Öyle ki güncel verilerine göre, Türk yatırımcılar toplam tasarruflarının büyük kısmını TL veya döviz mevduatı ile devlet tahvili ve hazine bonosunda değerlendiriyor.

Tasarruflarını değerlendirmek ve tasarruflarını kârlı hale getirmek isteyen yatırımcılar için, çok çeşitli yatırım araçları bulunuyor. Örneğin bir yatırımcı mevduat, sabit getirili menkul kıymetler, hisse senetleri, yatırım fonları veya bireysel emeklilik gibi yatırım araçlarını kullanarak tasarruflarını kanalize edip kârlı hale getirebiliyor.

Ancak, risksiz yatırım söz konusu olduğunda seçenekler daralıyor ve kârlılık bariz bir şekilde düşüyor. Çünkü temel olarak, minimum düzeyde bile olsa, belirli bir risk seviyesine girmeden kârlılık elde etmek pek de mümkün olmuyor.

Risksiz Yatırım Araçları Nelerdir?

Risksiz yatırımlar, önceden bilinen bir getiri sağlayan ve volatilitenin sıfır olduğu ve dolayısıyla zaman içinde değerinin değişmeyeceği yatırımlardır. Kârlılık ve riskin doğrudan ilişkili olduğu göz önüne alındığında, risksiz yatırımlar düşük getiriler sağlamaktadır.

Her ne kadar risksiz yatırım denilebilse de her yatırımın düşük de olsa bir riski barındırdığını unutulmaması gerekir. Düşük riskli yatırım araçlarını şu şekilde sınıflandırabiliriz:

Mevduatlar

Bilinen ve yaygın en düşük riskli yatırım araçlarından biri mevduatlardır. Düşük kârlılığı göze alıyorsanız, tasarruflarınızı TL veya döviz mevduatı ile düşük riskle değerlendirmeniz mümkündür. Ayrıca, Türkiye’de mudilerin bankada olan 150 bin liraya kadar mevduatı devlet güvencesi kapsamındadır. Bunun da yatırımcıya ek bir güvence sağladığını söyleyebiliriz.

Sabit Getirili Menkul Kıymetler

Düşük riskli yatırım için tercih edebileceğiniz çok çeşitli sabit getirili menkul kıymetler vardır. Örneğin, paranızı kısa vadede değerlendirmek istiyorsanız repo işlemlerini; orta ve uzun vadeyi tercih ediyorsanız farklı itfa tarihlerine sahip bono ve tahvilleri alabilirsiniz.

Sabit Getirili Yatırım Fonları

Düşük riskli bir yatırım için, sabit getirili menkul kıymetlere yatırım yapan yatırım fonları da tercihleriniz arasında yer alabilir. Yatırım fonları profesyoneller tarafından yönetilir ve fon yöneticileri maksimum getiriye odaklanmaya çalışır. Siz düşük riskle yatırım yaparken bu avantajlar da hızlı ve doğru kararlar almak ya da finans piyasalarını anlık olarak izlemek gibi yüklerden kurtulmanızı sağlar.

Risksiz Yatırımlarda Yüksek Getiri Nasıl Elde Edilir?

Risk almadan yüksek getiri elde etmek kolay değildir. Düşük riskli yatırımlar yüksek kârlılık getirmezler. Ancak, riski olabildiğince düşük tutup daha yüksek getiri elde etmek mümkün olabilir. Mesela yatırım portföyünüzü hisse senedi gibi farklı varlıklarla çeşitlendirerek daha yüksek getiriler elde edebilirsiniz.

Çeşitlendirin

Yatırımda riski azaltmanın en iyi yollarından biri, tüm yumurtaları tek bir sepete koymamak, yani paranızı farklı yatırımlara dağıtmaktır. Tek bir yatırım seçeneğine karar verirseniz, kötü bir sonuç alma riskiniz yükselir ve bu da sermayemizin bir kısmını veya tamamını kaybetmemize neden olabilir.

Bunun aksine, çeşitli varlıklarla çeşitlendirilmiş bir yatırım portföyü oluşturarak, tüm paranızı kaybetme riskini azalabilir ve daha yüksek getiriler elde edebilirsiniz. Çeşitlendirme riski azaltır çünkü teorik olarak paranızın tamamını kaybetmeniz için her şeyin ters gitmesi ve tüm yatırımlarımızın aynı anda kötü sonuçlar getirmesi gerekir.

Öte yandan, çeşitlendirme sadece yatırım yaptığımız varlık türünü değil; farklı coğrafi alanlardaki ya da ülkelerdeki fırsatları değerlendirmek için de uygundur.

Riski Anlayın

Düşük riskli mevduat ya da sabit getirili menkul kıymetlerin yer aldığı portföyünüze farklı varlık türlerini dahil ederken aldığınız risklerin de farkında olmanız gerekir.

Volatilite, yatırım alanında sıklıkla kullanılan bir risk ölçütüdür. En anlaşılabilir şekilde anlatmak gerekirse volatilite, yatırıma konu bir varlığın fiyatının belirli bir zaman aralığındaki ortalama değerinden ne kadar saptığını ölçer. Volatilite ne kadar yüksek olursa, risk de o kadar fazla olur, ancak potansiyel kazanç da artabilir, çünkü sapma hem negatif hem de pozitif olabilir.

Sonuç olarak, yatırım sürecinde, risk almadan yüksek getiri elde etmek kolay olmasa da çeşitlendirme yaparak riski minimum düzeyde tutup getirileri yükseltmek mümkün olabilir.

Yağız Okan

Kişisel finans alanında uzmanlaşmış ve Sertifikalı bir serbest yazar olan Yağız Okan, 2014 yılında Konupara’ya katıldı. Anadolu Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık, ek olarak İktisat bölümlerinden mezunu olmasının yanı sıra, Finansal Okuryazarlık Sertifikası ve MEB Genel Muhasebe Sertifikasına sahip. Krediler, kredi kartları ve mevduatlar gibi bankacılık ürünleri ve kişisel finans konusunda uzman. E-posta: yagizokan@konupara.com

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir